Down Sendromu ve Beslenme
- Dyt.Belemir İnanç Sakınır
- 11 Oca 2017
- 2 dakikada okunur
Down Sendromu
Günümüzde en sık rastlanan dismorfik sendromlardan birisi olan Down
sendromu, genetik düzensizlik sonucu insanın 21. Kromozom çiftinde fazladan bir kromozom bulunması sonucunda meydana gelen hastalığa verilen isimdir.
Genel Öneriler ve Karşılaştıkları Sorunlar
Çinko eksikliği incelendiğinde diğer çocuklara oranla daha fazla eksiklik olduğu bulunmuştur.
Multivitamin önerilebilir ama bu profesyonel biri tarafından olmalı.
Kasları konusunda sıkıntı çekebilir buyüzden egzersiz yapmalıdırlar.(çene kasları ,bağırsak hareketleri vb.)
Obezite yaygındır. Genelde çok kalori ve az fiziksel aktiviteden kaynaklar.
Fiziksel aktivite önemlidir, aktif bir yaşam tarzı sağlanmalıdır. Farklı sporlar yaptırılmalı, günlük rutin işlerinin arasına egzersiz ve aktivite sokulmalıdır.
Yürüyüş için köpek.
Dükkan vs. gezmek.
Yürüyen merdiven veya asansör kullanmak yerine merdven tercih etmek.
Aile olarak aktif bir yaşam seçmek önemlidir.
Yaşına uygun aktiviteler seçilmelidir.
Ig A eksikliği yaygın görülür
Sendromu olmayanlara göre büyüme yavaş ve azdır.
Kolestrol metabolizması yüksek , omega 3 ve omega 6 metabolizmaları düşüktür.
Kardiyovasküler hastalık riskleri yüksektir.
Normal olan bireylere göre Alzheimer olma riskleri %40 daha fazladır.
Hipotroidizm riskleri fazladır.
Troid ,lösemi, konjenital kalp hastalıkları,GİS yolu anomalileri, obezite ve diyabet sık görülür.
Doğumsal Kalp Hastalıkları, down sendromlu bebeklerin yaklaşık yarısında görülebilen doğuştan kalb anomalilerinin bir bölümü hafif olduğundan tedavi gerektirmez. Ağır anomalilerin en kısa zamanda saptanması büyük önem taşır. Bu nedenle Down sendromlu her bebekde dikkatli bir kardiyolojik inceleme gerekir.
Sindirim Sistemi Anomalileri kalp anomalilerine oranla daha nadirdirler. Bunlar yemek borusu, mide ucu veya kalınbarsak ucu yapışıklığı gibi anomalilerdir ve Down sendromlu çocukların % 1-2’sinde rastlanır.
Görme Bozuklukları down sendromlu çocukların önemli bir bölümünde şaşılık, miyopi, göz pınarlarının tıkanıklığı ve katarakt gibi çeşitli göz bozuklukları olabilir.
Tiroid hormonu bozuklukları tiroid bezlerinin yeterli hormon salgılamaması (hipotiroidi) bebeklerin beyin gelişimini olumsuz yönde etkiler. Normal bebeklerde de görülebilen bu duruma Down sendromlu bebeklerde daha sık rastlanmaktadır.
Solunum güçlüğü down Sendrom’lu çocukların hırıltılı nefes almaları ve horlamaları sık duyulan şikayetlerdir. Büyük bademcikler (tonsiller) veya geniz etleri (adenoidler) nedeniyle üst solunum yolunun tıkanması ile ortaya çıkan bu gibi durumlarda, kulak burun boğaz uzmanı ile görüşülmelidir.
Enerji Gereksinmesi
Down sendromlu çocukların diğer çocuklara göre %10-%15 daha az enerji harcarlar. Bu nedenle enerji gereksinmeleri de daha düşüktür ama bu enerjiyi alırken dikkatli olmaları gerekir.Onlarında herkes gibi gereksinimleri vardır bu nedenle dengeli ve düzenli bir diyet yapmaları şarttır.Gıda pramidi sağlıklı bir diyet için bize yol gösterebilir.
Beslenme Önerileri
Bebeklik döneminde kas güçsüzlüğüne bağlı olarak emme güçlüğü yetersiz beslenmeye yol açabilir. Bebek beslenirken kucakta dikçe tutulmalı ve böylece sütün soluk borusuna kaçması önlenmelidir. Beslenme sonrası bebek 5-10 dakika kucakta tutularak emme sırasında yuttuğu havanın çıkması beklenmeli, daha sonra bir süre de sağ yanına yatırılmalıdır. Down sendromlu çocuklarda, bazen burun tıkanıklığı da emme zorluğuna yol açabilir. Bu nedenle burun sık sık temizlenmeli, gerekirse doktorun önerisi doğrultusunda burun damlası kullanılmalıdır.
Genel olarak down sendromlu çocuklarda ; Çinkoyu arttırmak ve troid bezini geliştirmek için Karaciğer, balık, hindi ve tavuk eti, yumurta, mantar, ay çekirdeği, sarımsak ve tahıllar önerilebilir, bunlar iyi kaynaklardır.Yukarıda da bahsedildiği gibi kaslarının çalışması iyi olmadığından kabızlık çokça görülen bir sorundur bu nedenle çocuğun su ihtiyacını ,posa miktarını eksik etmemek bunun yanı sıra Kurubaklagiller, fındık, fıstık ve badem tüketmek, tahıllar ve tam buğday ekmeğini tüketmek yoğurt, ayran ve kefir tüketilmesini sağlamak buna ek olarak fiziksel aktiviteyi asla ihmal etmemek gerekir.Diyabet riski çokça olduğunda basit şeker vermekten kaçınılmadır.Demir eksikliği olduğundan demir preparatı verilebilir.Yukarıda da belirtildiği gibi omega 3 ve omega 6 metabolizmasının yavaş çalışmasından dolayı beslenmesinde yağ asitlerine dikkat edilmeli.

Comments